• ÖNCE ÇOCUKLARIMIZ

  • ÖNCE KADINLARIMIZ

  • ÖNCE AİLELERİMİZ

  • ÖNCE GENÇLERİMİZ

  • ÖNCE YAŞLILARIMIZ

DÜŞLER ÖYKÜLERİMİZDİR

DÜŞLER ÖYKÜLERİMİZDİR

“Rüya bir öyküdür ve pek çok öykü rüyadan başka bir şey değildir.”

Umberto Eco

Rüya her insanın kendi iç dünyasında yarattığı, ilmek ilmek dokuduğu ve sonrasında yine kendisinin okuduğu bir öyküdür. Günlük yaşamda insanın içinde önemli yerlere dokunan yaşantılar gece rüya olarak zihinde canlanır. Çok verimli bir canlanmadır bu. İçinde geçmiş, gelecek, gerçek, gerçekdışı her türlü öge barınabilir. Yeni yaşantılar geçmiştekilerle harmanlanır. Bu harman bilinçdışının serbestliği ile zenginleşir. Hiç akla hayale sığmayacak şeyler rüyaya sığar. Nasıl bir özgürlüktür bu?

Rüyalarına bakabilen, anlatabilen kişi iç dünyasına doğru yürür. İç dünyasına yürüyen oradaki zenginlikten beslenmeye başlar. Kendi içinden yani. İnsanın iç dünyası diyoruz ama iç dünyasından çok uzakta olan insanlar vardır. Az da değildir bu insanların sayısı. Günümüzde ilgi odağı dışarıdadır. Televizyon, internet, cep telefonları, tabletler yeni cazibe merkezlerimiz artık. Kimi zaman da içeriye bakmak dışarıya bakmaktan daha çok kaygılandırır insanı. Ama insanın içi zaten içindedir ne kadar kaçınılabilir ki?

Yine de rüyalarda pek anımsamak istemedikleriyle karşılaşabilir insan. Kolay değildir bu yüzden rüyayı hatırlamak. Çoğu hiç hatırlanmaz.

Eğer ilgi duyulan bir şey kişide yeni çağrışımlar, yeni düşünceler, yeni hayaller yaratabiliyorsa ne güzel. Umberto Eco’nun dediği gibi eğer öykü bir insanın rüyasından çıkıyor, onun içinden geliyorsa başka insanlara dokunur. Bu dokunuş sihirlidir, yenilikler getirir. Rüyalar da sihirlidir. Rüyasını açan kişi öyle değişik şeylerle karşılaşır ki kendi de şaşırır. Rüyalar bereketlidir, neresinden tutarsanız tutun mutlaka yeni bir yön bulursunuz gidecek.

Ne ilginçtir ki bunların hepsi insanın içinde olan bildiği şeylerdir. Bilinen ama farkında olunmayan bilgilerdir, zenginliklerdir. Edebiyat gibi, kitap gibi eğer okunursa yararlı olabilecek bir deryadır rüya alemi.