• ÖNCE ÇOCUKLARIMIZ

  • ÖNCE KADINLARIMIZ

  • ÖNCE AİLELERİMİZ

  • ÖNCE GENÇLERİMİZ

  • ÖNCE YAŞLILARIMIZ

ERGENLİKTE ÖFKE VE GÜVEN BUNALIMI

ERGENLİKTE ÖFKE VE GÜVEN BUNALIMI

Diğer yandan kızlar saldırganlıklarını göstermek için daha dolaylı yolları seçmekte. Testesteronun yarattığı duygu dalgalanmaları erkeklerin şartlı reflekslerini bozmakta bu nedenle öfkelerinin sonucunda tehlikeli davranışlar sergilemeye yatkın hale gelebiliyorlar.

Ergenlerin bütünleştirici ve güvenilir bir ortama ihtiyaçları vardır. Her iki ebeveyn de gencin nerede olduğunu ve ne yaptığını bilmeli, ortak hareket etmelidir. “Bana güvenmiyor musunuz?” tuzağına düşmeyin. Burada sorun sadece güven değildir. Ergenlerde ön-frontal korteksteki gelişmeler tamamlanmadığından, stres altında olduklarında güçlü dürtülerinden kaynaklanan davranışlarının sonuçlarını yeterince değerlendiremezler. Bu dönemde yeterli olmayan düzenleyici kapasite ve dürtüselliğin birleşmesi tehlikeli bir kombinasyon oluşturmaktadır.

Duyarlı bir ebeveyn geçici bir egosal sorun olan “ailem bana güvenmiyor” durumunun yerine uzun vadede çocuklarının huzuruna odaklanmalıdır. “Bana güvenmiyor musunuz?” sorusuna karşılık olarak “Nerede ne yaptığını bilmeden, güvende olduğuna emin olacak kadar güvenmiyorum.” cevabı verilebilir. “Her ikimizin de güvende olduğunu bilmesi ve böylelikle sana biraz daha özgürlük tanıyabilmemiz için neler yapabiliriz?” gibi bir soruyla ortak bir sonuca gitmeye çalışılabilir. Gençlerin sorumluluk sahibi olması, onların kendilerini kontrol etmeleri ve enerjilerini bir yere yatırmaları için önemlidir. Sorumluluk hissi, onlarla kaygıların paylaşılarak ortak yollar bulunabilmesi için iletişime geçmek ile gelişir. Ergenlerle konuşursanız onların da sizinle konuştuğunu ve geliştiklerini göreceksinizdir.

Klinik Psikolog Nihan Dikme