• ÖNCE ÇOCUKLARIMIZ

  • ÖNCE KADINLARIMIZ

  • ÖNCE AİLELERİMİZ

  • ÖNCE GENÇLERİMİZ

  • ÖNCE YAŞLILARIMIZ

PSİKOTERAPİDEN NEDEN KAÇILIR?

PSİKOTERAPİDEN NEDEN KAÇILIR?

Psikolojik sorunlar yaşayanların bir kısmı bunları anlatmak ve çözüm bulmak isterler. Bazıları ise konuşmaktan, bir psikoterapiste gitmekten ve çözüm aramaktan kaçınırlar. Kaçınma nedenlerinin bazılarını şöyle özetleyebiliriz:

PSİKOTERAPİYE BAŞVURMAKTAN UTANMA

Psikolojik açıdan destek aramak insanlara diğer sağlık sorunları için yardım aramaktan farklı gelebilir. Psikolojik sorunların varlığı bazı kişileri aşağılanmış, güçsüz, başarısız hissettirir. “Kendi sorunumu kendim çözmeliyim.” yargısı ile psikolojik sorunlara yaklaşmak soruna çözüm aramayı ve sorunu konuşmayı güçleştirir.

YÜZLEŞMEKTEN KAÇINMA

İnsanlar sorunları ile yüzleşmek ve çözüm aramak istediği kadar bunlarla karşılaşmaktan kaçınır da. Konuşmak, görmezden gelinen sorunları gün yüzüne çıkartacağı için derinlemesine bir konuşma ve değerlendirmeden uzak durulabilir.

DUYGULARIN AĞIR GELMESİ

Sorunların değerlendirilmesi sırasında duygular ortaya çıkar. Bazen üzüntü, bazen öfke, bazen acı gibi. Bu duyguların ağır gelmesi kişiyi konuşmaktan ve psikoterapiden uzaklaştırabilir. Aslında duyguların yaşanması ve paylaşılması onları zamanla hafifletir.

İYİLEŞMEKTEN KAÇINMA

Garip gelebilir ama bazı insanlar iyileşmeyi, mutlu olmayı ve rahat yaşamayı kendilerine layık görmezler. İyi ve olumlu yaşantıları kendilerine bilinçdışı bir biçimde yasaklarlar. Çözüm aramak yerine sorunların içinde mücadele etmeyi tercih ederler.

HIZLI ÇÖZÜMLER ARAMA

Psikoterapiler kısa ve uzun süreli olarak ikiye ayrılabilir. Kısa süreli olanlar bile birkaç seans sürer. Hemen sorunlarına çözüm bulmak, beklememek ve kendi iç dünyasına bakmadan bunu yapmak isteyenler acil çözümler ararlar. Ne yazık ki psikoterapi dünyasında “sihirli bir değnek” yoktur.

SOMUT ÇÖZÜM ARAMA

Dış dünyadaki sorunlara çözümler somut yollarla bulunur. İç dünyanın sorunları ise konuşma, anlama ve fark etme ile çözümlenebilir. Somut çözümlere alışmış insanlar iç dünyanın soyut işleyişini anlamakta zorlanabilirler.

ANLAŞILMA VE BAĞLANMA KORKUSU

Bazı insanlarda anlaşılma ve bağlanma korkusu vardır. Psikoterapi sürecinde anlaşılma ve bir sürece bağlanma olasılığı kaçınmaya neden olabilir. Böyle olunca çözümün kendisi kaygılandırıcı  hale gelir.

SİSTEMİN ÇÖKMESİ ENDİŞESİ

İnsanlar iç dünyalarındaki sorunlar için çözüm, önlem ve değerlendirme yöntemlerini bebeklikten itibaren geliştirirler. Herkesin kendine özgü bir dünya algılayışı, sorunları çözme biçimi ve sorunlara karşı özgün savunmaları vardır. Psikoterapide bunların değerlendirilmesi kişiyi bazen korkutur. Savunmaları ve çözümleri elinden alınacak ve çökecekmiş gibi hisseder.

PARA VE ZAMAN BULAMAMA

Psikoterapiden kaçınmanın iki ana nedeninden birisi zaman bulamamak birisi de para bulamamaktır. Günümüzde giyime, elektronik eşyalara, yemeğe para, bir çok yararsız etkinliğe zaman ayrılabilmektedir. Ama insanlar kendilerini daha iyi bir yaşam kalitesine kavuşturabilecek psikoterapi için harcayacakları parayı ve zamanı bulamayabilirler. Böyle bir kendini ihmal ediş çoğu zaman iç dünya ile ilgili korkuları gizleyen bir perdedir.